top of page

AŞURA GÜNÜ

  • Ahmed Arslan
  • 3 Tem
  • 3 dakikada okunur
10 Muharrem 1447 (5 Temmuz 2025)
Muharrem ayının onuncu günü (Âşûrâ günü), önceki bir gün yahut sonraki bir gün ile birlikte oruç tutmak sünnettir. Yalnız Âşûrâ günü oruç tutmak, tenzîhen mekruhtur. Hadîs-i şerîfte, “Âşûrâ orucunu tutunuz ve ona, dokuzuncu yâhut on birinci günü ilave ederek Yahûdîlere muhalefet ediniz, onlara benzemeyiniz.” buyurulmuştur. (Nîmet-i İslâm)
ree
Resûlullâh Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Ruhlar, bölük bölük askerler gibidir. (Ruhlar âleminde) birbiriyle tanışanlar (dünyada da) tanışıp kaynaşırlar, tanışmayanlar da anlaşamazlar.” (Müttefekun Aleyh)

ÂŞÛRÂ GÜNÜ OLMUŞ VE OLACAK BAZI HÂDİSELER


Muharrem ayının onuncu günü, Âşûrâ günüdür. Âşûrâ gününde çok büyük ve mühim hâdiseler meydana gelmiştir. Fakîh Ebu’l-Leys Semerkandî Hazretlerinin beyanına göre Âşûrâ günü meydana gelen hâdiselerden bazıları şunlardır:


• Yerlerin ve göklerin yaratılması.

• Hz. Âdem aleyhisselâm’ın tevbesinin kabul edilmesi.

• Hazret-i Mûsâ aleyhisselâm’ın, Firavun’un şerrinden kurtulması ve Firavun’un helâk olması.

• Hazret-i İbrâhim aleyhisselâm’ın dünyaya gelmesi ve Nemrud’un ateşinden kurtulması.

• Hz. Eyyûb aleyhisselâm’ın, hastalıktan şifâ bulması.

• Hz. Yûnus aleyhisselâm’ın, balığın karnından kurtulması.

• Hazret-i Süleyman aleyhisselâm’a saltanat verilmesi.

• Hazret-i Nûh aleyhisselâm’ın gemisinin, Cûdî Dağı üzerinde durması.

• Hazret-i Hüseyin Efendimizin (r.a.) şehit edilmesi de Âşûrâ günü olmuştur.

• Kıyametin, Âşûrâ günü kopacağı da hadîs-i şerîfle bildirilmiştir. (Duâ ve İbâdetler, Fazilet Neşriyat)


RUHLAR BİRBİRLERİNİ TANIRLAR


Hâris bin Umeyre (rah.) anlattı: Selmân-ı Fârisî (r.a.) Hazretlerini, Medâin’de vali iken ziyârete gittim. Onu bir tabakhânede elleriyle bir deri tabaklarken buldum. Selam verdim, yanına girmek istediğimde, “Ey Hâris! Bekle, ben, senin yanına çıkayım.” dedi.


Ben, “Efendim, daha önce görüşmediğimiz hâlde beni nasıl tanıdınız?” dedim. Buyurdu ki:


“Seninle yüz yüze tanışmadan önce ruhum, ruhunu tanıdı. Zira ruhlar, (âlem-i ervâhta) bir araya toplanmış asker topluluğu gibi sınıf sınıftır. Cibilliyetinde Allah için yüksek ameller işlemek cevheri bulunanlar (orada bir araya geldikleri gibi bu dünyada da) birbiriyle hemen kaynaşırlar; birbirlerini hayra sevk ederler. Allah yolunda bir gayretleri olmayan, süflî işlere rağbet edenler de hayırda birbirlerinden uzaklaşırlar.”


ÂŞÛRÂ GÜNÜ NELER YAPILIR?


Âşûrâ günü, eve ufak tefek erzak alınırsa bir sene boyunca evde bereket olur. En az on Müslümana birer selam veya bir Müslümana on defa selâm verilir. Fakir fukarâ sevindirilir. Âşûrâ günü gusledenler, bir sene ufak tefek hastalık görmezler.


10 defa şu dua okunur: “Sübhânallâhi mil’el-mîzân ve müntehe’l-ılmi ve mebleğa’r-rızâ ve zinete’l-arş.”


Âşûrâ gününe mahsus olmak üzere kuşluk vaktinde 2 rekât namaz kılınır: Her rekâtte 1 Fâtiha-i şerîfe, 50 İhlâs-ı şerîf okunur. Namazdan sonra da şu salevât-ı şerîfe 100 defa okunur: “Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin ve Âdeme ve Nûhin ve İbrâhîme ve Mûsâ ve Îsâ vemâ beynehüm mine’n-nebiyyîne ve’l-mürselîn. Salevâtüllâhi ve selâmühû aleyhim ecmaîn.”


Öğle namazı ile ikindi namazı arasında 4 rekât namaz kılınır: Her rekâtte 1 Fâtiha-i şerîfe, 50 İhlâs-ı şerîf okunur. Namazdan sonra: 70 istiğfâr-ı şerîf, 70 salevât-ı şerîfe, 70 defa da “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-Aliyyil-Azîm” denilir. Sonra da ümmet-i Muhammed’in hidâyeti ve kurtuluşu için dua edilir. (Duâ ve İbâdetler, Fazilet Neşriyat)


BARBAROS HAYREDDİN PAŞA’NIN NÂMI


Barbaros Hayreddin Paşa, Osmanlı kaptan-ı deryalarından ve meşhur deniz mücâhidlerindendir. İsmi Hızır Reis olup Hayreddin ismini, Yavuz Sultan Selim Han vermiştir.


Gazâlardaki muvaffakiyetlerinden dolayı Hızır Reis’in nâmı o kadar yayılmıştı ki, onunla karşılaşan düşmanlar umumiyetle savaştan vazgeçerdi. Sadece onu tanıyamayanlar savaşa tutuşurlardı. Hattâ şöyle bir hâdise yaşanmıştı:


Sinan Reis, gemileriyle çıktığı bir seferde, içi silahlı askerlerle dolu büyük bir düşman gemisine rastladı.


Onlara kendi gemilerini “Barbaros gemileri” diye işaret etti. Onlar da korkularından savaşmadan teslim oldular. Karşılarındakinin Barbaros olmadığını anladıklarında ise büyük bir pişmanlık duydular.


Kişi nam ile işler işi; namsız, bir pula değmezmiş kişi. (Barbaros Hayreddin Paşa’nın Hatıraları, Çamlıca B. Y.)

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Müşriklere karşı mallarınızla, canlarınızla ve dillerinizle cihâd ediniz.” (Müsned-i Ahmed bin Hanbel)

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN FAZİLETİ


Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Medîne-i Münevvere’ye hicret buyurduğunda, Yahûdîlerin, Âşûrâ günü oruç tuttuklarını gördü ve “Bu, ne orucudur?” diye sordular.


“Bugün, büyük bir gündür. Bugün, Allâh Azze ve Celle’nin, İsrâîloğullarını Firavun’dan kurtardığı gündür. Mûsâ (a.s.), (Allâh’ın bu lütfuna şükür için) oruç tutmuştur (biz de tutarız).” dediler.


Peygamberimiz (s.a.v.), “Mûsâ (aleyhisselâm’ın sünnetini ihyâ)ya sizden daha lâyıkız.” buyurdu ve o gün oruç tuttu. Ashâb’ına da tutmalarını emreyledi. Böylece Âşûrâ orucu vacip oldu. Ancak Ramazan ayı orucu farz kılındıktan sonra Âşûrâ günü oruç tutmak, vacip olmaktan çıkmış, Muharrem ayının 9. günü ile birlikte tutmak sünnet olmuştur.


Âşûrâ günü infâkta bulunanlara ve ibadet edenlere, Allâhü Teâlâ, büyük sevaplar ihsan eder. Peygamberimiz (s.a.v.), “Her kim Âşûrâ günü çoluk-çocuğuna cömert davranırsa, Allâhü Teâlâ, senenin tamamında ona rızık genişliği verir.” buyurmuştur. Süfyân-ı Sevrî (rah.), “Biz, bunu elli sene tatbik ettik, rızık genişliğinden başka bir şey görmedik.” demiştir.


bottom of page